Sabah kahvaltısı için çoğunlukla meyve yerim.
- I mostly have fruit for breakfast.
Seyirci çoğunlukla iş adamlarıydı.
- The audience was mostly businessmen.
Seyirci çoğunlukla iş adamlarıydı.
- The audience was mostly businessmen.
Başarı çoğunlukla çabaya bağlıdır.
- Success depends mostly on effort.