Bir arkadaşlığı sürdürmek için, karşılıklı sevgi olmalı.
- To maintain a friendship, there must be mutual affection.
Kadınlar kişisel ilişkileri sürdürmek için konuşmayı kullanırlar.
- Women use talking to maintain personal relationships.
O kravata bakım yapmak önemlidir.
- Maintaining that tie is important.
O, arabasını iyi korur.
- He maintains his car well.
Tom suçsuzluğunu korumuştur.
- Tom maintained his innocence.
Kendi vücut ısılarını korumak için birbirlerine yapıştılar.
- They were stuck together to maintain their own body heat
Dünya barışını korumak için ne yapmamız gerektiğini düşünüyorsun?
- What do you think we must do in order to maintain the peace of the world?
Sami'nin arka bahçesi titizlikle muhafaza edildi.
- Sami's backyard was meticulously maintained.
he wente oute of hys ermytaige for to maynteyne his nevew ayenste the myghty erle.