Bunlar benim kız kardeşimin dergileri.
- These are my sister's magazines.
O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.
- He was in charge of preparing a magazine for publication.
Selena Gomez'in ikinci albümü Billboard Magazine'in top iki yüz albüm tablosunda dört numaraya yerleşti.
- Selena Gomez's second album hit Billboard Magazine's top two hundred albums chart at number four.
Ben makaleyi magazin dergisinden kestim.
- I cut the article out of the magazine.
I'm gonna empty out my mag on him.
Bu at nalı bir mıknatıstır.
- This is a horseshoe magnet.
Mıknatıs demiri çeker.
- A magnet attracts iron.
Gaziantep has ever been the magnet of the region in terms of trade and industry since the early times.
brand new tires and steel style factory mags.