There is a flower shop near by.
- Yakınlarda bir çiçek mağazası var.
This shop uses only recycled paper.
- Bu mağaza sadece geri dönüştürülmüş kâğıt kullanır.
My mother bought some apples at a fruit store.
- Annem, bir meyve mağazasından biraz elma aldı.
Will you come with me to the store?
- Mağazaya benimle gelecek misin?
We run the store jointly.
- Biz mağazayı birlikte çalıştırıyoruz.
Tom doesn't know what's in store for him.
- Tom onun için mağazada ne olduğunu bilmiyor.
I wonder what's in store for us.
- Mağazada bizim için ne olduğunu merak ediyorum.