münasebetsizlik

Türkisch - Englisch

Definition von münasebetsizlik im Türkisch Englisch wörterbuch

thoughtless or tactless action; thoughtlessness; tactlessness

naughtiness

inappropriate or unseemly action; inappropriateness; unseemliness

impertinence

monkey tricks

inopportuneness

inexpediency

foreign

impolicy

inappropriateness

irrelevancy

naughty

inappropriate

Türkisch - Türkisch

Definition von münasebetsizlik im Türkisch Türkisch wörterbuch

Münasebetsiz olma durumu veya münasebetsiz davranış, saygısızlık: "Bir daha böyle münasebetsizlik yapmayacağına yemin etmesi şartıyla karımı affettim."- R. N. Güntekin

Münasebetsiz olma durumu veya münasebetsiz davranış, saygısızlık

Silbentrennung

mü·na·se·bet·siz·lik