Abd sömürgesi olduğundan beri Porto Riko'nun devlet başkanı Abd devlet başkanıdır ama Porto Riko sakinlerinin Abd devlet başkanlığı seçimlerinde oy kullanmasına izin verilmez.
- Since Puerto Rico is a US colony, Puerto Rico's head of state is the President of the USA, but inhabitants of Puerto Rico are not allowed to vote in US presidential elections.
2. Mayıs 2011, Kanada Federal Seçimlerinin tarihi: oy vermeye gitmeyi unutmayın!
- The 2nd of May 2011 is the date of the Canadian Federal Elections: Don't forget to go vote!
Yerli konuşmacılarla konuşmak için çok fazla fırsatlarım olmuyor.
- I don't get very many opportunities to talk with native speakers.
Buralardaki insanların yüzmek için çok fırsatları yok.
- People around here don't have many opportunities to swim.
Japonya'da istihdam imkanları kadınlar için erkekler için olduğundan önemli ölçüde düşüktür.
- In Japan, employment opportunities are significantly lower for women than they are for men.
Daha sonra, diğer birçok ülkeden olanlar büyük ekonomik imkanlarla ilgili raporlar ve dini ve politik özgürlük tarafından cezbedildikleri için Amerika Birleşik Devletlerine akın ettiler.
- Later, those from many other countries flocked to the United States because they were attracted by reports of great economic opportunities and religious and political freedom.
Opsiyonlarımız nelerdir?
- What are our options?
Bana opsiyonlarımın ne olduğunu söyle.
- Tell me what my options are.
Biz zaten olasılıkların yarısını saf dışı bıraktık.
- We've already eliminated half the possibilities.
Tüm bu olasılıkları düşündüm.
- I've considered all of those possibilities.
Bizim şanslarımız nedir?
- What are our chances?
Diğer şanslar olacak.
- There will be other chances.
Karının seçimlerine hiç gülme, çünkü sonuçta sen de onlardan birisin.
- Don't ever laugh at your wife's choices, because after all you're one of them.
Seçimlerinizi sorguluyorum.
- I question your choices.
Tom Mary'ye seçenekleri üzerinde düşünmek için biraz zaman almayı tavsiye etti.
- Tom advised Mary to take some time to think over her options.
Seçenekleri kontrol ediyorum.
- I'm checking options.
Tom diğer seçenekler olup olmadığını sordu.
- Tom asked if there were any other options.
Tom seçeneklerini düşündü.
- Tom considered his options.