Tom fiyatı düşürmek için isteksiz görünüyor.
- Tom seems to be unwilling to lower the price.
Hükümet vergileri düşürmek için niyetini açıkça ifade etti.
- The government clearly stated its intention to lower taxes.
Tom alt rafa bir şey koymak için çömeldi.
- Tom squatted down to put something on the lower shelf.
Sırtımın alt tarafında berbat bir ağrım var.
- I have a bad pain in my lower back.
Gerçek fiyat düşündüğümden daha aşağıdaydı.
- The actual price was lower than I had thought.
Hannover Aşağı Saksonya'nın başkentidir.
- Hanover is the capital of Lower Saxony.
Onu daha düşük bir ısıda tutun.
- Keep it at a lower temperature.
Fiyatlarımız şimdi daha düşük!
- Our rates are now lower!
Hükümet düşük gelirli aileler için vergileri düşürdü.
- The government lowered taxes for lower-income families.
İhracaat vergilerini düşürme müzakerelerimiz büyük bir başarısızlıkla sonuçlandı..
- Our negotiations to lower export taxes suffered a big setback.
Bir öğretmenin aylığı bir avukatınkinden daha düşüktür.
- The salary of a teacher is lower than that of a lawyer.
Fiyatlarımız şimdi daha düşük!
- Our rates are now lower!
Gerçek fiyat düşündüğümden daha aşağıdaydı.
- The actual price was lower than I had thought.
Ben, bu elbiseyi düşük bir fiyata satın aldım.
- I bought this dress at a low price.
Çok fazla balık avı dolayısıyla, bazı balık stokları şimdi tehlikeli derecede düşük seviyelerde.
- Due to overfishing, some fish stocks are now at perilously low levels.
Bira malt içeriğine göre vergilendirilir, bu yüzden düşük maltlı bira daha ucuzdur.
- Beer is taxed according to its malt content, so low-malt beer is cheaper.
Uçak çok alçaktan uçuyordu.
- The airplane flew very low.
Sandalye benim için çok alçak.
- The chair is too low for me.
Tom'un pes bir sesi var.
- Tom has a low-pitched voice.
Aşağıya eğil. Tavan çok alçak.
- Bend down. The ceiling is very low.
O uçak çok alçaktan uçuyor.
- That plane is flying too low.
Helikopter şimdi çok alçaktan uçuyor.
- The helicopter is flying very low.
Adam alçak sesle konuştu.
- The man spoke in a low voice.
Lütfen alçak sesle konuşun.
- Please speak in a low voice.
Alt dudak, üst dudaktan daha büyüktür.
- The lower lip is bigger than the upper lip.
Sırtımın alt tarafında berbat bir ağrım var.
- I have a bad pain in my lower back.
Norveç'in çok düşük bir nüfus yoğunluğu var.
- Norway has a very low population density.
Bu bilgisayarın fiyatı çok düşüktür.
- The price of this computer is very low.
Gerçek fiyat düşündüğümden daha aşağıdaydı.
- The actual price was lower than I had thought.
Bu, pil zayıf olduğu için çok iyi çalışmıyor.
- It doesn't work so well because the battery is low.
Yağmurun yağma ihtimali zayıf.
- The chance of rain is low.
Öğrenci düşük notun adil olmadığını hissetti.
- The student felt that her low grade was not just.
Tom sesini alçalttı ve Mary'ye onu sevdiğini söyledi.
- Tom lowered his voice and told Mary that he loved her.
Gelin alçaltılmış gözlerle ve ona bakan herkesle odaya geldi.
- The bride came into the room with lowered eyes and with everyone staring at her.
Alkol kısıtlamayı düşürür.
- Alcohol lowers inhibitions.
Lowered softly with a threefold cord of love Down to a silent grave. Alfred Tennyson.
When Jack came back late from lunch, the team leader really lowered the boom on him.
Whenever he got his Irish up, Clancy lowered the boom.
The lower-class people have little chance of advancement.
His lower-class tastes tended to run to three-stooges movies and cheap drink.
But sullen discontent sat lowering on her face. — Dryden.
To-morrow it will hie on far behests;.
And some they brought the brown lint-seed, and flung it down from the Low. (Mary Howitt, Ballads and other poems 1847).
A barrow or Low, such as were usually cast up over the bodies of eminent Captains. (Robert Plot, The natural history of Staffordshire, 1686; cited after OED).
Generally, European men have lower voices than their Indian counterparts.
Now that was low even for you!.
Shift out of low before the car gets to eight miles per hour.
... MR. ROMNEY: The president said that the government can provide the service at lower ' ...
... the power source that we can raise and lower on demand. Now, that works best if users can't ...