Kolesterolünü düşürmek için yiyebileceğin bazı yiyecekler nedir?
- What are some foods you can eat to lower your cholesterol?
Tom fiyatı düşürmek için isteksiz görünüyor.
- Tom seems to be unwilling to lower the price.
Benim sol alt arka dişim ağrıyor.
- My lower left back tooth hurts.
Baldır kası alt bacağın arkasında yer alır.
- The calf muscle is located on the back of the lower leg.
Gerçek fiyat düşündüğümden daha aşağıdaydı.
- The actual price was lower than I had thought.
Hannover Aşağı Saksonya'nın başkentidir.
- Hanover is the capital of Lower Saxony.
Büyük mağazaları tercih ederim: fiyatlar daha düşüktür.
- I prefer department stores: the prices are lower.
Fiyatlarımız şimdi daha düşük!
- Our rates are now lower!
Hükümet düşük gelirli aileler için vergileri düşürdü.
- The government lowered taxes for lower-income families.
Çok uluslu ticaret şirketleri çok sayıda ürünün fiyatını düşürdü.
- The multinational corporation lowered the price of several products.
Fiyatlarımız şimdi daha düşük!
- Our rates are now lower!
Büyük mağazaları tercih ederim: fiyatlar daha düşüktür.
- I prefer department stores: the prices are lower.
Gerçek fiyat düşündüğümden daha aşağıdaydı.
- The actual price was lower than I had thought.
Çok fazla balık avı dolayısıyla, bazı balık stokları şimdi tehlikeli derecede düşük seviyelerde.
- Due to overfishing, some fish stocks are now at perilously low levels.
Ben, bu elbiseyi düşük bir fiyata satın aldım.
- I bought this dress at a low price.
Bira malt içeriğine göre vergilendirilir, bu yüzden düşük maltlı bira daha ucuzdur.
- Beer is taxed according to its malt content, so low-malt beer is cheaper.
Adam alçak sesle konuştu.
- The man spoke in a low voice.
Lütfen alçak sesle konuşun.
- Please speak in a low voice.
Tom'un pes bir sesi var.
- Tom has a low-pitched voice.
Aşağıya eğil. Tavan çok alçak.
- Bend down. The ceiling is very low.
Uçak çok alçaktan uçuyordu.
- The airplane flew very low.
O uçak çok alçaktan uçuyor.
- That plane is flying too low.
Adam alçak sesle konuştu.
- The man spoke in a low voice.
Lütfen alçak sesle konuşun.
- Please speak in a low voice.
Alt dudak, üst dudaktan daha büyüktür.
- The lower lip is bigger than the upper lip.
Sırtımın alt tarafında berbat bir ağrım var.
- I have a bad pain in my lower back.
Onun maaşı ailesine bakamayacak kadar çok düşük.
- His salary is too low to support his family.
Nehirin seviyesi çok düşük.
- The river is very low.
Gerçek fiyat düşündüğümden daha aşağıdaydı.
- The actual price was lower than I had thought.
Bu, pil zayıf olduğu için çok iyi çalışmıyor.
- It doesn't work so well because the battery is low.
Yağmurun yağma ihtimali zayıf.
- The chance of rain is low.
Öğrenci düşük notun adil olmadığını hissetti.
- The student felt that her low grade was not just.
Gelin alçaltılmış gözlerle ve ona bakan herkesle odaya geldi.
- The bride came into the room with lowered eyes and with everyone staring at her.
Tom sesini alçalttı bu yüzden başka hiç kimse duyamadı.
- Tom lowered his voice so no one else could hear.
Alkol kısıtlamayı düşürür.
- Alcohol lowers inhibitions.
Lowered softly with a threefold cord of love Down to a silent grave. Alfred Tennyson.
When Jack came back late from lunch, the team leader really lowered the boom on him.
Whenever he got his Irish up, Clancy lowered the boom.
The lower-class people have little chance of advancement.
His lower-class tastes tended to run to three-stooges movies and cheap drink.
But sullen discontent sat lowering on her face. — Dryden.
To-morrow it will hie on far behests;.
And some they brought the brown lint-seed, and flung it down from the Low. (Mary Howitt, Ballads and other poems 1847).
A barrow or Low, such as were usually cast up over the bodies of eminent Captains. (Robert Plot, The natural history of Staffordshire, 1686; cited after OED).
Generally, European men have lower voices than their Indian counterparts.
Now that was low even for you!.
Shift out of low before the car gets to eight miles per hour.
... One last point I want to make. We do have to lower the cost of health care. Not just ...
... you, making $20 million a year, to pay a lower tax rate than a nurse or a bus driver, somebody ...