Ben araba ile sahile gittim.
- I've been to the seaside by car.
O bir sahil restoranda garsondur.
- He is a waiter in a seaside restaurant.
Newport gibi, deniz kenarındaki tatil köyleri yaz aylarında çok kalabalıktır.
- Seaside resorts, such as Newport, are very crowded in summer.
O, deniz kenarı villası almanın peşinde koşuyor.
- He is bent on buying the seaside villa.
Biz bütün gün deniz kenarında eğlendik.
- We enjoyed ourselves at the seaside all day.
Deniz kenarında eğlendik.
- We enjoyed ourselves at the seaside.