Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Karısıyla İnternet üzerinden tanıştı.
- He met his wife online.
Onun karısı neye benziyor?
- What is his wife like?
She's my wife - O benim eşim.
Eşim de seni görmekten memnun olacak.
- My wife will be glad to see you, too.
Eşimin adı Lidia Zarębowa.
- My wife's name is Lidia Zarębowa.
Orbay Hatun Samsun sâhiline çıktı ve oradan Amasya'ya varıp Toruntay'ın zevcesi Gürcü hatunda misafir kaldı - Orbay Hatun landed to shore of Samsun and from there she was guest of Toruntay's wife Gürcü Hatun in Amasya.
She's my wife. O benim karım.
Şu kadın onun karısı olmalı.
- That woman must be his wife.
O, karısını terk etti ve yarı yaşında bir kadınla aşk hayatı yaşıyor.
- He left his wife and shacked up with a woman half her age.
My little woman, said her husband dubiously, are you quite sure you're better? Or are you, Sophia, about to break out in a fresh direction?.