literally or figuratively large

listen to the pronunciation of literally or figuratively large
Englisch - Türkisch

Definition von literally or figuratively large im Englisch Türkisch wörterbuch

fatty
{s} yağlı

Yağlı yiyecekleri sevmiyorum. - I don't like fatty foods.

Buradaki yağlı biftekleri seviyorum. - I like the fatty steaks here.

fatty
yağlı yiyecek

Yağlı yiyecekler yememelisin. - You shouldn't eat fatty foods.

Yağlı yiyecekleri sevmiyorum. - I don't like fatty foods.

fatty
(yiyecek) yağlı
fatty
gübreli
fatty
fatty tissue ya
fatty
fatty compounds yağlı bileşimler
fatty
{s} yağdan oluşan
fatty
{s} yağlı. i., aşağ. şişko, dobiş
fatty
semiz
fatty
yağ asidi
fatty
dobiş
fatty
{i} şişko

Diğer çocuklar onu Şişko diye çağırıyor. - The other children call him Fatty.

fatty
{i} dobişko
fatty
fatty degeneration yağ dejenerasyonu
fatty
olağanüstü şişmanlık
fatty
{s} tombul
fatty
{s} şişman
Englisch - Englisch
fatty

I'm trying to get a fatty project done in a couple of hours right now.

literally or figuratively large

    Silbentrennung

    lit·er·al·ly or fig·ur·a·tive·ly large

    Türkische aussprache

    lîtrıli ır fîgyûrıtîvli lärc

    Aussprache

    /ˈlətrəlē ər fəˈgyo͝orətəvlē ˈlärʤ/ /ˈlɪtrəliː ɜr fɪˈɡjʊrətɪvliː ˈlɑːrʤ/
Favoriten