Sesi dinlemek için hoş.
- Her voice is pleasant to listen to.
Linda müzik dinlemek için parka gitti.
- Linda went to the park to listen to the music.
Linda müzik dinlemek için parka gitti.
- Linda went to the park to listen to music.
Linda müzik dinlemek için parka gitti.
- Linda went to the park to listen to the music.
Linda müzik dinlemek için parka gitti.
- Linda went to the park to listen to music.
Kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
- No one wants to listen to my opinions.
You should close the door for conversations like that. You never know who might be listening in.
We invite you to listen in to our radio broadcast.