limonata

listen to the pronunciation of limonata
Türkisch - Englisch
lemonade

If life gives you lemons, make lemonade. - Hayat sana limonlar veriyorsa, limonata yap.

Would you like some lemonade? - Biraz limonata ister misiniz?

lemon squash
lemonade, still lemon drink
lemonade mix
lemon

If life gives you lemons, make lemonade. - Hayat sana limonlar veriyorsa, limonata yap.

Tom took a sip of lemonade. - Tom limonatasından bir yudum aldı.

still lemon drink
limonata konsantresi
lemon squash
limonata tozu
sherbet powder
Türkisch - Türkisch
Su, şeker ve limon suyundan yapılan şerbet
Su, şeker ve limon suyundan yapılan şerbet: "Fahri'nin canı soğuk bir limonata istiyor."- S. F. Abasıyanık
limonata bardağı
Limonata ikram etmek için kullanılan ince, uzun cam bardak
limonata
Favoriten