Ideally, food should be tasty, cheap, healthy, and morally inoffensive.
- En ideal olan, yemeğin lezzetli, ucuz, sağlıklı olması ve duyguları incitmemesidir.
That apple was really tasty.
- Şu elma gerçekten lezzetliydi.
The food is very yummy tonight.
- Bu gece yemek çok lezzetli.
Would you like to taste this yummy cake?
- Bu lezzetli keki tatmak ister misin?
The Italian food was delicious.
- İtalyan yemeği lezzetliydi.
When I visited my friend in Nagano, I was treated to delicious soba.
- Nagano bölgesindeki arkadaşımı ziyaret ettiğimde, bana lezzetli soba ikram edildi.
This restaurant serves savoury meals.
- Bu restoran lezzetli yemekler servis eder.
This chocolate is very sweet and tasty.
- Bu çikolata çok tatlı ve lezzetli.
The sweets I ate were delicious!
- Yediğim tatlılar lezzetliydi!
That food is very tasteful.
- O yemek çok lezzetli.
This dish has a strong flavor of garlic.
- Bu yemek güçlü bir sarımsak lezzetine sahip.
Too much salt will kill the flavor.
- Çok fazla tuz, lezzeti öldürür.
Garlic is used to improve the taste of food.
- Sarımsak yemeğin lezzetini artırmak için kullanılır.
Natto smells awful, but tastes delicious.
- Natto berbat kokuyor, ama lezzetli.
This may be pulao, but it's completely flavourless.
- Bu pilav olabilir ama tamamen lezzetsiz.
India has a cuisine rich in regional flavour.
- Hindistan'ın bölgesel lezzet açısından zengin bir mutfağı vardır.
Wit gives zest to conversation.
- İnce espri konuşmaya lezzet verir.
The roast beef was delicious with horseradish sauce.
- Kızartma sığır eti, yabanturpu sosu ile lezzetliydi.
The longer you let the tomato sauce simmer, the tastier it will be.
- Domates sosunu ne kadar uzun kaynatırsan o kadar lezzetli olur.
Too much salt will kill the flavor.
- Çok fazla tuz, lezzeti öldürür.
The addition of salt greatly improved the flavor.
- Tuz ilavesi lezzeti adamakıllı artırdı.
This restaurant serves savoury meals.
- Bu restoran lezzetli yemekler servis eder.