Englisch - Türkisch
Definition von leading astray; delusive im Englisch Türkisch wörterbuch
- misleading
- yanıltıcı
Günümüzde birçok yanıltıcı haber yazıları vardır.
-There are many misleading news articles nowadays.
O başlık son derece yanıltıcıydı.
-That headline was extremely misleading.
- misleading
- {s} göz boyayıcı
- misleading
- şaşırtma
- misleading
- {f} kandır
- misleading
- yaniltarak
- misleading
- yanıltarak
- misleading
- kandırma
- misleading
- yanlış
- misleading
- göz boyama
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von leading astray; delusive im Englisch Englisch wörterbuch
- misleading
leading astray; delusive
Silbentrennung
lead·ing astray; de·lu·siveAussprache
Resimler
Historie
Favoriten