kurse

listen to the pronunciation of kurse
Deutsch - Türkisch
Tırnak işareti
dersleri
Die Kurse
içerilen
Englisch - Türkisch

Definition von kurse im Englisch Türkisch wörterbuch

odds
{i} olasılık

Olasılıklar benim aleyhimeydi. - The odds were against me.

Onlar oldukça kötü olasılıklar. - Those are pretty bad odds.

courses
adet
courses
yönler
lines
(Bahis) bahisçilere sunulan oranlar
lines
(Otomotiv) borular
lines
(Bilgisayar) satır sayısı
lines
ana hatlar
lines
(Tiyatro) rol
lines
replik

Repliklerini öğrendin mi? - Have you learned your lines?

odds
şans
classes
sınıflar

Haftada beş gün buradaki sınıflara ders veririm. - I teach classes here five days a week.

Tom'la birlikte sınıfların var mı? - Do you have classes with Tom?

lines
çizgiler

Haritadaki mavi çizgiler nehirlere karşılık gelir. - The blue lines on the map correspond to rivers.

Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş. - The playground is divided into three areas by white lines.

classes
üst tabaka
classes
yukarı sınıflar
courses
regl
odds
(isim) fark, üstünlük, avantaj, olasılık, şans, ihtimal, kavga, anlaşmazlık
odds
at odds araları açık
odds
{i} üstünlük
odds
zayıf tarafa verilen üstünlük
odds
{i} ihtimal

Tom ihtimallerin farkındadır. - Tom is well aware of the odds.

O, ihtimalleri yendi ve başarılı oldu. - He beat the odds and was successful.