kullar

listen to the pronunciation of kullar
Türkisch - Englisch

Definition von kullar im Türkisch Englisch wörterbuch

kul
bondman
kul
{i} Helot
kul
liege
kul
serf
kul
{i} slave
kul
vassal
kul
subject
kul
servant

Shut up, servant of hell! - Kapa çeneni, cehennemin kulu!

She just had to use her Puss-In-Boots look and I was her devoted servant. - O sadece Çizmeli Kedi görüntüsünü kullanmak zorunda kaldı. Ben onun sadık uşağıydım.

kul
slave; man, servant
kul
mortal, human being, man (in relation to God)
kul
creature

Humans are the only living creatures that make use of fire. - İnsanlar ateş kullanan yaşayan tek yaratıklardır.

I am God's creature and of Him I am part. - Ben Allah'ın kuluyum ve onun parçasıyım.

kul
usage

Unfortunately, the usage of MacBooks is very limited in Turkey. - Ne yazık ki, Türkiye'deki MacBook kullanımı çok sınırlıdır.

Mr Jones is very sensitive to the nuances of English and American usage. - Bay Jones, İngiliz ve Amerikan kullanımları arasındaki nüanslara çok duyarlıdır.

Englisch - Englisch

Definition von kullar im Englisch Englisch wörterbuch

KUL
The IATA code of Kuala Lumpur International Airport
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) ibâd
kul
(Osmanlı Dönemi) bende
KUL
(Osmanlı Dönemi) De, söyle, bildir (meâlinde emirdir)("Kul" kelimesi Kur'anın çok yerlerinde mezkûr veya mukadderdir. "Kul" emri risalet ve nübüvvete işarettir. İ.İ.)Türkçede "Kul", emir dinleyen hizmetkâr, Allah'ın mahlûku, Allah'a itaat ve ibadet eden veya köle mânasındadır
Kul
(Osmanlı Dönemi) PERESTAR
Kul
abd
kul
Karavaş
kul
Tanrı'ya göre insan
kul
Yabancı ülkelerden tutsak olarak getirilen ve alınıp satılabilen köle veya karavaş: "Kendisi kabilenin beyinin kullarından birinin kızıydı
kul
Alınıp satılabilen köle veya cariye
kul
Yabancı ülkelerden tutsak olarak getirilen ve alınıp satılabilen köle veya karavaş
kul
Ve beyler yalnız kendi kullarını değil, kullarının evladını da satabilirlerdi."- H. E. Adıvar
kullar
Favoriten