She screamed with horror as someone took hold of her arm.
- Birisi onun kolundan tuttuğunda o korkudan çığlık attı.
She takes pleasure in seeing horror films.
- O, korku filmlerii izlemekten zevk alır.
They fear that he may be dead.
- Onun ölü olabileceğinden korkuyorlar.
This club is fearfully dull. The dance floor is empty and the smoking patio is packed.
- Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur.
This is the first time I've seen such a dreadful movie.
- Böyle korkutucu bir filmi ilk defa görüyorum.
Cats have a dread of water.
- Kedilerin su korkusu vardır.
I am frightened of walking in the darkness.
- Karanlıkta yürümekten korkuyorum.
I spoke to him kindly so as not to frighten him.
- Korkutmamak için onunla nazik şekilde konuştum.
Her anxiety almost drove her wild.
- Onun korkusu neredeyse onu çılgına çevirdi.
Fear and panic overwhelmed me.
- Korku ve paniğe kapılmıştım.
We are all in terrible danger.
- Biz korkunç bir tehlike içindeyiz.
Tom is in horrible danger.
- Tom korkunç tehlikede.
His story thrilled me with horror.
- Onun hikayesi beni korkudan titretti.
I don't like rural horror thrillers.
- Ben kırsal korku gerilimini sevmiyorum.
Tom made a terrifying threat against Mary.
- Tom Mary'ye karşı korkunç bir tehdit yaptı.
Your threats don't frighten me.
- Senin tehditlerin beni korkutmuyor.
Everyone here creeps me out.
- Buradaki herkes beni korkutuyor.
That guy gave me the creeps.
- O adam bana korku verdi.
He was almost petrified with terror.
- Korku nedeniyle neredeyse donakalmıştı.
Let me show you something really awesome.
- Sana gerekten korkunç bir şey göstereyim.
I think it's awesome.
- Bunun korkunç olduğunu düşünüyorum.
We were all scared shitless.
- Hepimizin korkudan ödü patladı.
To tell you the truth, I am scared of heights. You are a coward!
- Gerçeği söylemek gerekirse. Ben yükseklikten korkuyorum, Sen bir korkaksın!
She gave a small cry of alarm and fled to the bathroom.
- O küçük bir korku çığlığı attı ve banyoya kaçtı.
The news caused alarm throughout the village.
- Haber köyün her tarafında korkuya neden oldu.