That really is a good replica.
- Bu gerçekten iyi bir kopya.
This is a replica of a dinosaur's egg.
- Bu bir dinozor yumurtasının bir kopyasıdır.
The original and the copy are easily distinguished since the one is much more vivid than the other.
- Biri diğerinden çok daha canlı olduğundan, orijinal ve kopya kolayca ayırt edilirler.
People who are constantly copying others do it because they can't think for themselves.
- İnsanlar kendilerini düşünemedikleri için onu sürekli başkalarını kopyalayan insanlar yaparlar.
Don't duplicate this floppy.
- Bu disketi kopyalama.
How can one remove a duplicate sentence?
- Biri kopya bir cümleyi nasıl kaldırabilir?
Is it possible to reproduce 70 copies of your report which appeared in the November issue of The Network and distribute them to our agents?
- The Network'ün kasım meselesinde görünen raporunun 70 kopyasını üretmek ve onları ajanlarımıza dağıtmak mümkün mü?
This newspaper is selling fewer and fewer copies.
- Bu gazete gittikçe daha az kopya satıyor.
I'll send you a copy of that picture as soon as possible.
- Mümkün olan en kısa zamanda size o resmin bir kopyasını göndereceğiz.
I will send you a copy of this picture as soon as I can.
- Elimden geldiğince kısa sürede sana bu resmin bir kopyasını göndereceğim.
The army decided to clone hundreds of copies of the handsome, athletic man.
- Ordu yakışıklı, atletik adamın yüzlerce kopyasını klonlamaya karar verdi.
He's a carbon copy of his father.
- O, babasını kopyasıdır.
Is it possible to reproduce 70 copies of your report which appeared in the November issue of The Network and distribute them to our agents?
- The Network'ün kasım meselesinde görünen raporunun 70 kopyasını üretmek ve onları ajanlarımıza dağıtmak mümkün mü?
He's a carbon copy of his father.
- O, babasını kopyasıdır.