I feel really comfortable.
- Ben gerçekten konforlu hissederim.
These headphones are both stylish and comfortable.
- Bu kulaklıklar hem şık hem de konforlu.
Your house looks so cosy.
- Eviniz çok konforlu görünüyor.
She lives in comfort.
- O konfor içinde yaşar.
We will have a small comfortable house.
- Küçük konforlu bir evimiz olacak.