Kolanı içmek zorundayım.
- I've got to drink your cola.
Tom bir diyet kola içiyor.
- Tom is drinking a diet cola.
In this part, the author presents a prosodic hierarchy describing syllables, moras, feet, cola and a typology for words and stress.
Laurie doesn't like Diet Cola.
- Laurie diyet kola sevmez.
I used to drink a lot of cola, but now I drink only water.
- Eskiden çok kola içerdim ama şimdi sadece su içiyorum.
Jiro wants to drink Coke.
- Jiro kola içmek istiyor.
Has all the coke been drunk?
- Bütün kola içildi mi?
Do you prefer beer, vodka, wine, or soda?
- Bira mı, votka mı, şarap mı yoksa kola mı alırsın?
I saw them walking arm in arm.
- Ben onların kol kola yürüdüğünü gördüm.
The couple was walking arm in arm.
- Çift kol kola yürüyordu.