knives, a steel, utensil to cut with

Englisch - Türkisch

Definition von knives, a steel, utensil to cut with im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

knife

bıçak

Tom paslı bir bıçakla elini kesti. - Tom cut his hand with a rusty knife.

Peyniri bıçakla kesmek kolaydır. - It's easy to cut cheese with a knife.

knife

tığ

knife

{f} kes

Bıçağın ucu keskindir. - The tip of the knife is sharp.

O, bıçakla parmağını kesti. - He cut his finger with the knife.

knife

bıçak,v.kes: n.bıçak

knife

bıçakla karıştırıp hazırlamak bıçaklamak

knife

{f} arkadan vurmak

knife

slang arkadan vurmak

knife

{f} bıçaklamak

knife

{f} argo arkadan vurmak

knife

knife grinder bıçak bileyici

knife

{f} kesmek

Bu bıçak et kesmek için kullanılır. - This knife is used to cut meat.

Ekmeği kesmek için kullandığımız bıçak keskindi. - The knife we used to cut the bread with was sharp.

knife

{i} (çoğ. knives) bıçak, çakı

knife

{f} bıçakla kesmek

Peyniri bıçakla kesmek kolaydır. - It's easy to cut cheese with a knife.

knife

knife rest sofrada üzerine et bıçağı konulan koyacak

knife

(isim) bıçak

knife

ABD

Englisch - Englisch

Definition von knives, a steel, utensil to cut with im Englisch Englisch wörterbuch

{n} knife

Silbentrennung

knives, a steel, u·ten·sil to cut with