Tom broke Mary's clarinet. - Tom Mary'nin klarnetini kırdı.
Tom has gotten better at playing the clarinet since I last heard him play. - Tom onun çalışını son duyduğumdan beri klarnet çalmada daha da iyileşmektedir.
Türkisch - Türkisch
Definition von klarnet im Türkisch Türkisch wörterbuch
(Muzik) Klarnet (klarinet ya da gırnata), sert ve dayanıklı ağaçlardan genellikle de abanoz ağacından yapılan üflemeli bir çalgı türüdür