klâsör

listen to the pronunciation of klâsör
Türkisch - Englisch
{i} folder

In which folder did you save the file? - Dosyayı hangi klasöre kaydettin?

Tom picked up a folder. - Tom bir klasörü aldı.

file

In which folder did you save the file? - Dosyayı hangi klasöre kaydettin?

file, loose-leaf file; filing cabinet
accordion file or folder
loose-leaf binder
(Bilgisayar) folio
filing cabinet
binder

I use a three-ring binder for all my subjects instead of a notebook for each one. - Her biri için bir dizüstü bilgisayar yerine bütün konularım için üç halkalı klasör kullanırım.

ring binder
clipboard
geçerli klasör
(Bilgisayar) current folder
hedef klasör
(Bilgisayar) destination folder
klasörler
(Bilgisayar) folders
bozuk klasör
(Bilgisayar) bad folder
sonraki klasör
(Bilgisayar) next folder
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) Fr. Tasnif işlerinde kullanılan, gözlere ayrılmış dolap veya çekmece
(Osmanlı Dönemi) Geniş mukavva dosya
İçinde belli bir sıraya göre kâğıtlar konacak bölmeleri olan dosya veya dolap, cilbent, sıralaç
Sıralaç
cilbent
ilbent