Some read books just to pass time.
- Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.
This is a good book, but that one is better.
- Bu iyi bir kitaptır ama şu daha iyidir.
Tom has written a very good paper on the production of rubber.
- Tom lastik üretimi üzerine çok iyi bir kitap yazdı.
The paperback version is cheaper.
- Karton kapaklı kitap versiyonu daha ucuz.
This book is one of the poet's best works.
- Bu kitap şairin en iyi eserlerinden biridir.
This book counts among the best of his work.
- Bu kitap, onun çalışmalarının en iyileri arasında sayılır.
This book comes in two volumes.
- Bu kitap iki cilt halinde geliyor.
She's also writing a book.
- O da bir kitap yazıyor.
The art of recognizing matsutake mushrooms became my passion, culminating in my writing a book on it.
- Matsutake mantarlarını tanıma sanatı benim tutkum oldu, bu tutku ona dair bir kitap yazmamla sonuçlandı. .
We arrived at that plan out of pure desperation, but the book sold well.
- Umutsuzluktan dolayı o plana vardık fakat kitap iyi sattı.
Was the book interesting?
- Kitap enteresan mıydı?