Definition von kimyaları im Türkisch Englisch wörterbuch
- chemistries
- plural of chemistry
- kimya
- {s} chemical
It is cheaper than chemical fertilizers.
-O kimyasal gübrelerden daha ucuzdur.
When the body is touched, receptors in the skin send messages to the brain causing the release of chemicals such as endorphins.
-Vücuda dokunulduğunda, derideki reseptörler beyne endorfin gibi kimyasalların salınmasına neden olan mesajlar gönderir.
- kimya
- chemistry
In college, I fared ill with physics and well with chemistry.
-Üniversitede fizik dersini başaramadım ama kimyayı başardım.
'Radioactivity' is a chemistry term.
-Radyoaktivite, kimyasal bir terimdir.
- Kimya
- (Kimya) chem
'Radioactivity' is a chemistry term.
-Radyoaktivite, kimyasal bir terimdir.
In college, I fared ill with physics and well with chemistry.
-Üniversitede fizik dersini başaramadım ama kimyayı başardım.
- kimya
- (the science of) chemistry
- kimya
- stinks
Chemistry isn't the only thing that stinks.
-Kimya kokan tek şey değildir.
Tom stinks at chemistry.
-Tom kimyada kötü kokuyor.
- kimya
- (Konuşma Dili) rare and precious thing
Relevante Übersetzungen
Definition von kimyaları im Türkisch Türkisch wörterbuch
- KİMYA
- (Osmanlı Dönemi) Edb: Aşk
- KİMYA
- (Osmanlı Dönemi) İlâç
- KİMYA
- (Osmanlı Dönemi) Basit cisimlerin hususiyetlerini, bu cisimlerin birbirlerine olan tesirlerini ve bundan ileri gelen birleşmeyi inceleyen ilim. Basit maddelerdeki değişikliği anlamağa çalışan ilim kolu
- KİMYA
- (Osmanlı Dönemi) Tas: Mevcud olana kanaat ve elde edilmesi mümkün olmayana ait arzuyu terk etmek
- kimya
- Üstün özellikler taşıyan çok değerli şey
- kimya
- Maddelerin temel yapılarını, birleşimlerini, dönüşümlerini; çözümleme, birleşim ve üretim yöntemlerini inceleyen bilim
- kimya
- Maddelerin temel yapılarını, birleşimlerini, dönüşümlerini, çözümleme, birleşim ve üretim yöntemlerini inceleyen bilim. Üstün özellikler taşıyan çok değerli şey: "Emniyetlerini kazanmak için bu esrar bir kimya gibi gizli kalmalıdır."- R. N. Güntekin