Don't forget to lock up when you leave.
- Çıkarken kapıyı kilitlemeyi unutma.
Never forget to lock up when you go to bed.
- Yatmaya giderken kapıyı kilitlemeyi asla unutma.
He left the door unlocked.
- O, kapıyı kilitlemeden bıraktı.
She had left the front door unlocked.
- Ön kapıyı kilitlemeden bırakmıştı.
The locking mechanism has jammed.
- Kilitleme mekanizması sıkıştı.
I have to lock this door.
- Bu kapıyı kilitlemek zorundayım.
It is an act of cruelty to lock a small child in his room.
- Küçük bir çocuğu odasına kilitlemek bir zulüm hareketidir.
Tom is always careful to lock his door.
- Tom her zaman kapısını kilitlemek için dikkat eder.
It is an act of cruelty to lock a small child in his room.
- Küçük bir çocuğu odasına kilitlemek bir zulüm hareketidir.
Tom locked his keys in his car.
- Tom arabasındaki anahtarları kilitledi.
Tom shut the door and locked it.
- Tom kapıyı kapattı ve kilitledi.
The locking mechanism has jammed.
- Kilitleme mekanizması sıkıştı.
Locking all the doors, I went to bed.
- Bütün kapıları kilitledim, yatmaya gittim.
He forgot to lock the door.
- O, kapıyı kilitlemeyi unuttu.
I forgot to lock the storeroom.
- Depoyu kilitlemeyi unuttum.
I wanted to lock the door, but I'd lost the key.
- Kapıyı kilitlemek istedim ama anahtarı kaybettim.