Lütfen onu diğer çocuklara uzat.
- Please pass it to the other kids.
Hiç çocukların var mı?
- Do you have any kids?
Benim küçük erkek kardeşim on iki yaşında.
- My kid brother is twelve.
Üç küçük çocuğum var.
- I have three young kids.
Her zaman sınıf arkadaşlarına gösteriş yapan türde bir çocuktu.
- He was the kind of kid who was always showing off to his classmates.
Tom ve Mary çocukluklarından beri arkadaşlar.
- Tom and Mary have been friends since they were kids.
Daha genç çocuklarla uğraşmayın.
- Don't pick on younger kids.
Ben genç bir çocukken annem bana hikayeler okurdu.
- My mother used to read me stories when I was a young kid.
O, caddede çocuklarla çok takılıyor.
- He hangs out a lot with the kids down the street.
Eğer çocuklara göz kulak olursan, temizlenecek takım elbiseni alacağım.
- If you'll keep an eye on the kids, I'll take your suit to be cleaned.