Mary takes Bill's kindness for granted.
- Mary Bill'in kibarlığını doğal karşılıyor.
You're really too kind.
- Sen gerçekten çok kibarsın.
Be courteous and respectful.
- Kibar ve saygılı olun.
You must be polite to your elders.
- Yaşlılarınıza karşı kibar olmalısınız.
It is not polite to interrupt someone while he is talking.
- Konuşurken birinin sözünü kesmek kibarlık değildir.
Basset hounds are gentle dogs.
- Basset tazıları kibar köpeklerdir.
Mary is very gentle with her baby sister.
- Mary bebek kız kardeşine karşı çok kibardır.
The Browns are an elegant and happy family.
- Brownlar kibar ve mutlu bir ailedir.
I don't remember Tom being so nice.
- Tom'un çok kibar olduğunu hatırlamıyorum.
Our Japanese teacher is very nice to us.
- Japonca öğretmenimiz bize karşı çok kibar.
I will write him a civil answer.
- Ona kibar bir cevap yazacağım.
Tom is one of the most decent men I know.
- Tom tanıdığım en kibar erkeklerden biri.
He is a very gallant gentleman.
- O çok kibar bir beyefendidir.