Suche
Übersetzung
Spiele
Programme
Registrieren
Mitglieder-Login
Einstellungen
Blog
Über uns
Kontakt
Konto
Mitglieder-Login
Registrieren
Einstellungen
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
kesafet
Türkisch - Englisch
Definition von
kesafet
im Türkisch Englisch wörterbuch
density, thickness
density
(Kanun,Ticaret)
intensity
denseness
Türkisch - Türkisch
Definition von
kesafet
im Türkisch Türkisch wörterbuch
(Osmanlı Dönemi)
Bulanıklık. Kir. Açık veya berrak olmamak
(Hukuk)
Yoğunluk, sıklık; bulanıklık, berrak olmama
(Osmanlı Dönemi)
Kalınlık, yoğunluk, kesiflik, koyuluk. Şeffaf olmamak
Yoğunluk: "Dağ, bütün kesafeti ve bütün heybetiyle benim üstüme yürüyor gibiydi."- Y. K. Karaosmanoğlu
Saydam olmama durumu, bulanıklık
Çokluk, sıklık
Yoğunluk
(Osmanlı Dönemi)
bulanıklık, kir, açık ve berrak olmamak, kalınlık, koyuluk, kesiflik; yoğunluk, şeffaf olmamak
kesafet
Silbentrennung
ke·sa·fet
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
Historie
kesafet
Mehr...
Löschen
Favoriten
Mehr...
Löschen