Definition von kendi ne im Türkisch Englisch wörterbuch
- what their
- kendine
- him
Sometimes my grandfather talks to himself when left alone.
- Bazen büyük babam kendi başına bırakıldığında, kendi kendine konuşur.
Hasn't he looked at himself in a mirror?
- O, aynada kendine bakmadı mı?
- kendine
- her
She kept the secret to herself.
- O, sırrı kendine sakladı.
Jane's dream was to find herself a sugar daddy.
- Jane'nin hayali kendine yaşlı ve zengin bir sevgili bulmaktı.
- kendine
- auto-
- kendine
- yourself
Please take care of yourself.
- Lütfen kendine iyi bak.
You got yourself a nice guy.
- Kendine iyi bir adam buldun.
- kendine
- oneself
One ought to be true to oneself.
- İnsan kendine karşı dürüst olmalı.
- kendine
- to oneself
- kendine
- herself
Jane's dream was to find herself a sugar daddy.
- Jane'nin hayali kendine yaşlı ve zengin bir sevgili bulmaktı.
Emi ordered herself a new dress.
- Emi kendine yeni bir elbise ısmarladı.
- kendine
- self
Tom doesn't seem to have any self-confidence.
- Tom kendine güveni var gibi görünmüyor.
Is it possible to pass the tax accountant exam by self study?
- Kendi kendine çalışma ile, vergi muhasebecisi sınavını geçmek mümkün mü?
- kendine
- himself
Hasn't he looked at himself in a mirror?
- O, aynada kendine bakmadı mı?
He said NO to himself. He said YES aloud.
- O kendi kendineHAYIRdedi.Yüksek sesle EVET dedi.
