kelleşme

listen to the pronunciation of kelleşme
Türkisch - Englisch
hair loss
falling off of hair from one's head
kel
{s} bald

Tom kept his hat on to hide his baldness. - Tom kelliğini gizlemek için şapkasını çıkarmadı.

I have a round bald spot on my head. - Kafamda yuvarlak kel bir nokta var.

kel
ringworm
kel
polled
Kel
follicly challenged
Kel
follically challenged
kel
favus, ringworm (especially on the scalp)
kel
hairless
kel
bald; bare; bald spot; ringworm
kel
bald spot
kel
coot
kel
bare, denuded (of leaves or vegetation)
kel
scabby
kel
baldhead
kel
baldpate
kel
(Anatomi) favus
Türkisch - Türkisch
Kelleşmek işi
Kel
keleş
Kel
(Osmanlı Dönemi) SA'FE
Kel
yağır
kel
Kalıtıma bağlı olarak veya yaşlılık sebebiyle saçları dökülmüş olan. Çıplak (doğa), yaprakları dökülmüş (bitki): "Yükselip alçalıyor, kel tepelerin etrafını dönüyordu."- S. F. Abasıyanık
kel
Gelişmemiş, cılız (bitki). İçinde az eşya bulunan
kel
İçinde az eşya bulunan
kel
çıplak doğa
kel
Gelişmemiş, cılız
kel
Abidin Dino'nun 2. Dünya Savaşı sırasında Mecitözü'nde sürgündeyken yazdığı ve daha sonra Adana'da yayınladığı tiyatro oyunu
kel
Vücudun kıllı yerlerinde üreyen bir tür mantarın, kılların dökülmesine yol açtığı bulaşıcı bir hastalık
kel
Kalıtıma bağlı olarak veya yaşlılık sebebiyle saçları dökülmüş olan
kel
Çıplak, (bitki için) yaprakları dökülmüş
kel
Bu hastalığa tutularak saçı dökülmüş olan (kimse)
kel
Dişi hindi
kelleşmek
Kel durumuna gelmek
kelleşme
Favoriten