Why does that goose sit on her eggs?
- O kaz niçin yumurtalarının üstünde oturuyor?
It was a wild goose chase.
- O, vahşi bir kaz avıydı.
The dog was digging a hole.
- Köpek bir çukur kazıyordu.
This machine can dig giant holes.
- Bu makine muazzam çukurlar kazabilir.
When spring comes, they dig up the fields and plant seeds.
- İlkbahar geldiğinde onlar tarlaları kazarlar ve tohumları ekerler.
The team excavates carefully for the archaeologists.
- Takım, arkeologlar için dikkatle kazar.
They're digging a hole.
- Onlar çukur kazıyorlar.
Tom is digging a hole.
- Tom bir çukur kazıyor.
He dug a hole in the garden.
- O, bahçede bir çukur kazdı.
The boy dug a grave for his dead pet.
- Çocuk ölü hayvan için bir mezar kazdı.
These geese lay golden eggs.
- Bu kazlar altın yumurta yumurtlar.
They watched the geese till it was dark.
- Onlar karanlık çökene kadar kazları izlediler.