Definition von kaydolunuyor im Türkisch Englisch wörterbuch
- (Bilgisayar) enrolling
- Present participle of enroll
- Present participle of enrol
- Present participle of to enroll
- kaydol
- sign in
- kaydol
- (Bilgisayar) sign up
Tell Tom it's not too late to sign up.
-Tom'a kaydolmak için çok geç olmadığını söyle.
I didn't sign up for this.
-Ben bunun için kaydolmadım.
- kaydol
- (Bilgisayar) enroll
I enrolled in an art school when I was eight.
-Sekiz yaşındayken bir resim okuluna kaydoldum.
I was the only child to enroll in college.
-Koleje kaydolan tek çocuktum.
- kaydol
- (Bilgisayar) register
Tom hasn't registered for classes yet.
-Tom henüz dersler için kaydolmadı.
If you want to participate, you have to register.
-Katılmak istersen, kaydolmak zorundasın.
- kaydol
- (Bilgisayar) sign up for
I'm going to sign up for a French class.
-Bir Fransızca sınıfına kaydolacağım.
I'd like to sign up for the track team.
-İzleme ekibi için kaydolmak istiyorum.
- kaydol
- {f} enlisted
I enlisted in the Air Force.
-Ben Hava Kuvvetlerine kaydoldum.
After graduating, Tom enlisted.
-Mezun olduktan sonra, Tom askere kaydoldu.
- kaydol
- enlist
After graduating, Tom enlisted.
-Mezun olduktan sonra, Tom askere kaydoldu.
I enlisted in the Air Force.
-Ben Hava Kuvvetlerine kaydoldum.