In 1866 Colonel J. F. Meline noted that the rebozo had almost disappeared in Santa Fe and that hoop skirts, on sale in the stores, were being widely used.
Record the serial number in the space provided below.
- Aşağıda verilen boşluğa seri numarasını kaydet.
She recorded a few sentences.
- Birkaç cümle kaydetti.
I recorded our conversation.
- Konuşmamızı kaydettim.
Tom was looking forward to watching the football match he had recorded at home, and he was angry when he overheard someone mention the final score.
- Tom evde kaydettiği futbol maçını izlemek için can atıyordu ve birinin son skordan bahsetmesine kulak misafiri olduğunda sinirliydi.
Aren't you recording this?
- Bunu kaydetmiyor musun?
Aren't you recording us right now?
- Bizi şimdi kaydetmiyor musun?
They enrolled him as a jury member.
- Onu bir jüri üyesi olarak kaydettiler.
You should have enrolled your children months ago.
- Çocuklarını aylar önce kaydetmeliydin.
Tom deleted Mary's save files.
- Tom Mary'nin kaydetme dosyalarını sildi.
I forgot to save the file before switching off.
- Kapatmadan önce dosyayı kaydetmeyi unuttum.
Have you registered that here?
- Onu buraya kaydettiniz mi?
The thermometer registered minus ten last night.
- Dün gece termometre eksi on derece kaydetti.
Where should we register?
- Nerede kaydetmeliyiz?
Tom told me how to do it, but it didn't register.
- Tom nasıl yapıldığını bana anlattı ama kaydetmedim.