I go skiing very often.
- Ben çok sık kayak yapmaya giderim.
He went skiing in Hokkaido.
- O Hokkaido'da kayak yapmaya gitti.
I want to learn how to ski.
- Ben kayak yapmayı öğrenmek istiyorum.
He broke his leg skiing.
- Kayak yaparken bacağını kırdı.
It's a lot of fun skiing in fresh snow.
- Yeni yağmış kar üzerinde kayak yapmak çok eğlenceli.
He is crazy about skiing.
- O, kayak yapmak için deli oluyor.
I don't think Tom likes to ski.
- Tom'un kayak yapmaktan hoşlandığını sanmıyorum.
I think Tom doesn't like to ski.
- Bence Tom, kayak yapmaktan hoşlanmıyor.