karartma

Türkisch - Englisch

Definition von karartma im Türkisch Englisch wörterbuch: blackout; darkening; blanking; darkening; dim out; darkening, making something dark; blackout; obscuration; dimout; (Bilgisayar) don't dim; {i} obscuring; {i} blackening; blanking; dimming
karartmak: {f} dim
karartmak: fade out
karartmak: {f} fade
karartma düzeyi: blanking level
karartma sinyali: blanking pulse
karartma uygulamak: dim out
karartma yapmak: to black out
karartma zili: curfew
karartmak: darkness
karartmak: (Bilgisayar) highlight
karartmak: (Sanat) fade away
karartmak: eclipsing
karartmak: black
karartmak: blank out
karartmak: black out
karartmak: shadow
karartmak: shade
karartmak: blacken
karartmak: {f} cloud
karartmak: lour
karartmak: dim out
delil karartma: spoliation
dikey karartma: (Teknik,Televizyon) vertical blanking
düşey karartma: vertical blanking
karartmak: becloud
karartmak: blackout
karartmak: obfuscate
karartmak: lower
karartmak: fog
karartmak: bedim
karartmak: to darken, to dim; to black out
karartmak: to darken
karartmak: befog
karartmak: obscure
karartmak: darken
karartmak: tarnish
karartmak: blot
karartmak: grime
karartmak: lower,lour
karartmak: gloom
karartmak: brown
karartmak: overcast
kısmi karartma: brownout

Türkisch - Türkisch

Definition von karartma im Türkisch Türkisch wörterbuch: Karartmak işi; Savaş durumunda düşman uçaklarından korunma amacıyla ışıkları örtme veya söndürme biçiminde alınan önlemlerin bütünü
Karartmak: yakmak
karartmak: Karanlık duruma getirmek
karartmak: Kötü bir duruma getirmek
karartmak: Kısmak veya örtmek
karartmak: Rengini karaya çevirmek, esmerleştirmek, siyahlaştırmak

karartma

Silbentrennung

ka·rart·ma

Historie

Favoriten