The police vehicle's armor plating saved the lives of its occupants.
- Polis aracının zırh kaplaması apartman sakinlerinin hayatlarını kurtardı.
After the Arab Spring came the winter, but the snow hasn't covered the ruins.
- Arap Baharından sonra kış geldi ama kar harabeleri kaplamadı.
I need old newspapers to cover the walls.
- Duvarları kaplamak için eski gazetelere ihtiyacım var.
Water covers about 70% of the earth.
- Su, yeryüzünün yaklaşık %70'ini kaplamaktadır.
Water covers about 70% of the earth.
- Su, yeryüzünün yaklaşık %70'ini kaplamaktadır.
This carpet is big enough to cover the whole floor.
- Bu halı bütün yeri kaplamak için yeterince büyük.
This carpet is big enough to cover the whole floor.
- Bu halı bütün yeri kaplamak için yeterince büyük.