kalkınmak

listen to the pronunciation of kalkınmak
Türkisch - Englisch
progress
to make progress, develop, advance
to progress, to develop, to advance
develop
advance
kalkınma
(Hukuk) development

The Millennium Development Goals were supposed to be achieved by 2015. - Bin yılın kalkınma hedeflerine 2015 yılına kadar ulaşılması gerekiyordu.

The local government is very concerned about sustainable development. - Yerel yönetim, sürdürülebilir kalkınma konusunda çok endişeli.

kalkınma
recovery
kalkınma
development, progress, improvement, recovery
kalkınma
reconstruction
Türkisch - Türkisch
Durumunu düzeltmek, aşamalı bir biçimde gelişmek, ilerlemek
kalkınma
İyileşme, şifa bulma
kalkınma
Kalkınmak işi: "Yeni kurulan, hızla gelişmiş, kalkınma atılımlarını gerçekleştirmiş bir ülke."- N. Cumalı. İyileşme, şifa bulma: "Görünen, bir daha kalkınması artık pek zor."- M. A. Ersoy
kalkınma
Kalkınmak işi
kalkınmak
Favoriten