Tom picked up some pretty shells on the beach.
- Tom sahilde bazı güzel deniz kabukları topladı.
I don't eat meat, shellfish, poultry or gravy.
- Ben et, kabuklu deniz ürünleri, kümes hayvanları ya da et suyu yemem.
Did you cook the potatoes in their jackets?
- Patatesleri kabuklarıyla mı pişirdin?
Where do I throw these eggshells?
- Bu yumurta kabuklarını nereye atarım?
The blisters have formed scabs.
- Kabarcıklar kabukları oluşturdu.