kabakulak

listen to the pronunciation of kabakulak
Türkisch - Englisch
(Tıp) epidemic parotitis
parotitis
mumps

I'm afraid she may have the mumps. - Onun kabakulak olabileceğinden korkuyorum.

The doctor's children died of mumps. - Doktorun çocukları kabakulaktan öldü.

kabakulak olmak
have the mumps
kabakulak olmak
to have the mumps
kabakulak otu
(Botanik, Bitkibilim) gayfeather
kabakulak otu
(Botanik, Bitkibilim) gay-feather
kabakulak otu
(Botanik, Bitkibilim) blazing star
kabakulak otu
(Botanik, Bitkibilim) sanicle
kabakulak otu
(Botanik, Bitkibilim) button snakeroot
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) Tıb: Daha ziyade tükrük bezlerini şişiren bulaşıcı ve ateşli bir hastalık
Tükürük bezlerinin, özellikle kulak altı bezlerinin iltihaplanmasıyla beliren bulaşıcı, salgın ve ateşli bir hastalık, kabaşiş
Tükürük bezlerinin, özellikle kulak altı bezlerinin iltihaplanmasıyla beliren bulaşıcı, salgın ve ateşli bir hastalık
kaba şiş
parotitis
kabakulak olmak
Bu hastalığa yakalanmak
kabakulak otu
Lohusa otu, meşecik, zeravent
kabakulak
Favoriten