kısa ömürlü

listen to the pronunciation of kısa ömürlü
Türkisch - Englisch
(Hukuk) ephemeral
shortlived
fugitive
fugacious
short-lived, ephemeral
short-lived

Ill-gotten gains are short-lived. The only way to make real money is to earn every penny. - Haksız kazançlar kısa ömürlüdür.Gerçek para yapmanın tek yolu her kuruşu kazanmaktır.

Delusion is short-lived, but remorse lasts a long time. - Sanrı kısa ömürlüdür ama pişmanlık uzun bir zaman sürer.

short lived

Illusions are short lived. - İllüzyonlar kısa ömürlüdür.

kısa ömürlü böcek
dayfly
kısa ömürlü şey
Ephemera
kısa ömürlü şey
ephemeron
kısa ömür
short life
Türkisch - Türkisch
Ömrü az olan veya uzun süre yaşamayan
kısa ömürlü
Favoriten