kütüphaneciler

listen to the pronunciation of kütüphaneciler
Türkisch - Englisch
librarians
Jerome
plural of librarian
Employees in academic positions Libarians are assigned to job class codes 0401 - 0413
means people trained to work in libraries, or to maintain and catalogue collections of books
Staff members assigned to perform professional library service activities such as selecting, acquiring, preparing, cataloging, and circulating books and other printed materials; planning the use of the library by students, teachers, and other members of the instructional staff; and guiding individuals in their use of library books and materials that are maintained separately or as part of an instructional materials center
kütüphaneci
{i} librarian

The librarian told Tom and Mary to be quiet. - Kütüphaneci Tom ve Mary'ye sessiz olmalarını söyledi.

His mother works as a librarian at a private school. - Annesi özel bir okulda bir kütüphaneci olarak çalışmaktadır.

kütüphane
library

He goes to the library to read books. - Kitap okumak için kütüphaneye gider.

Talking in the library is not allowed. - Kütüphanede konuşmaya izin verilmiyor.

kütüphane
bibliotheca
kütüphane
bookcase
kütüphane
atheneum
kütüphane
athenaeum [Brit.]
kütüphane
library; bookcase
kütüphane
{i} Athenaeum
Türkisch - Türkisch

Definition von kütüphaneciler im Türkisch Türkisch wörterbuch

kütüphane
Kuruluş amaç ve görevine uygun kitap, film, plak gibi her türlü düşünce ve sanat ürününü toplayan, düzenleyen ve genel olarak ilgilenen okurlara sunan kuruluş, bibliyotek: "Kütüphanesi ile, kadrosu ile, organizasyonu ile, ülkenin övünülür gazetelerinden biri hâline getirmede katkısı büyüktü."- H. Taner
Kütüphane
(Hukuk) DARÜLKÜTÜP
Kütüphaneci
bibliyotekçi
kütüphane
Kitap satılan dükkân, kitap evi
kütüphaneci
Kitaplıkta görevli kimse, bibliyotekçi
kütüphaneci
Kitaplık bilimci, bibliyotekçi
kütüphaneci
Kitap evi sahibi, kitapçı
kütüphaneciler
Favoriten