He despised those who lived on welfare.
- Refah içinde yaşayan insanları küçümsedi.
They don't despise you.
- Onlar seni küçümsemiyorlar.
Why are you giving me such a scornful look?
- Neden bana böyle küçümseyen bir görünüm veriyorsun?
Tom learnt from Mr Ogawa that many people have scorn for the nouveau riche.
- Tom birçok insanın sonradan görme insanları küçümsediğini Bay Ogawa'dan öğrendi.
He takes every opportunity to belittle you.
- O sizi küçümsemek için her fırsatı kullanır.
Do not belittle his suggestions.
- Onun önerilerini küçümseme.
Even his servants despised him.
- Onun uşakları bile onu küçümsedi.
Tom and I despised each other.
- Tom ve ben birbirimizi küçümsedik.