I didn't believe the tales of evil spirits.
- Kötü ruhların hikayelerine inanmadım.
The talisman he's wearing is supposed to ward off evil spirits.
- Onun taktığı tılsım kötü ruhları uzaklaştırması gerekiyor.
In this flat lives an evil spirit.
- Bu dairede bir kötü ruh yaşıyor.
Sami's body was possessed by some evil spirit.
- Sami'nin bedeni birtakım kötü ruhlar tarafından ele geçirilmişti.