Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.
He broke the window intentionally.
- O pencereyi kasıtlı olarak kırdı.
Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.
Yes, I did this intentionally.
- Evet, bunu kasıtlı yaptım.
I broke the vase on purpose.
- Vazoyu kasıtlı olarak kırdım.
Susan broke the dish on purpose to show her anger.
- Susan, öfkesini göstermek için kasıtlı olarak tabak kırdı.