I'll still have a scar from that accident.
- Hâlâ o kazadan kalma bir yara izim var.
Tom rolled up his sleeve, exposing a hideous scar.
- İğrenç bir yara izini açığa çıkarmak için kolunu sıvadı.
Tom's fingerprint was evidence that he was there.
- Tom'un parmak izi onun orada olduğuna dair delildi.
The police found Tom's fingerprint on the trigger.
- Polis tetikte Tom'un parmak izini buldu.
Did you see any footprints?
- Hiçbir ayak izi gördünüz mü?
The police couldn't find any footprints outside Tom's bedroom window.
- Polisler Tom'un yatak odası penceresinin dışında herhangi bir ayak izi bulamadılar.
Tom liked to watch military documentaries.
- Tom, askeri belgeselleri izlemekten hoşlandı.