istiridye

listen to the pronunciation of istiridye
Türkisch - Englisch
(Gıda) oysters

Oysters don't agree with me. - İstiridye bana iyi gelmiyor.

Oysters are in season now. - Şu an istiridye mevsimi.

clam

Clams, mussels and oysters have shells. - Deniz tarağı, midye ve istiridyelerin kabukları vardır.

Tom is as happy as a clam. - Tom bir istiridye kadar mutlu.

oyster

Oysters don't agree with me. - İstiridye bana iyi gelmiyor.

Oysters are in season now. - Şu an istiridye mevsimi.

(Tabiat Doğa) (kabuklu hayvan, Fam: Ostreidae) oyster
istiridye avcısı
oyster catcher
istiridye avcısı
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: poyrazkuşları) [syn.: istiridye avcısı, deniz saksağanı, poyrazkuşu] oystercatcher
istiridye avcısı
oystercatcher
istiridye bandı
(Denizbilim) oyster bar
istiridye güveç
oyster stew
istiridye havuzu
stew
istiridye kabuğu
oyster shell
istiridye tarağı
oyster rake
istiridye tarlası
oyster farm
istiridye tırmığı
oyster rake
istiridye yatağı
oyster bed
istiridye yatağı
oyster bank
istiridye yavruları
seed
istiridye yavrusu
seed oyster
istiridye yetiştirilen yer
oyster farm
istiridye yiyenler
(Hayvan Bilim, Zooloji) haematopodidae
istiridye yumurtası
spat
tarak (istiridye benzeri canlı
scallop
Türkisch - Türkisch
Yassı solungaçlılar sınıfından, güçlü kaslarla birbiri üzerine kapanan iki çeneti olan, eti beğenilen bir deniz yumuşakçası (Ostrea edulis)
istiridye
Favoriten