isteksizce

listen to the pronunciation of isteksizce
Türkisch - Englisch
grudgingly

Tom grudgingly did what Mary asked. - Tom Mary'nin istediğini isteksizce yaptı.

Tom grudgingly did what Mary asked him to do. - Tom Mary'nin yapmasını istediği şeyi isteksizce yaptı.

unwillingly, involuntarily, grudgingly, half-heartedly
unwillingly
reluctantly

She reluctantly agreed to our proposal. - Teklifimizi isteksizce kabul etti.

She went to see him reluctantly. - O, isteksizce onu görmeye gitti.

unenthusiastically

Tom nodded unenthusiastically. - Tom isteksizce başını salladı.

involuntarily
willy nilly
aversely
half-heartedly

Tom laughed half-heartedly. - Tom isteksizce güldü.

Doing something only half-heartedly is the worst thing you can do. - Bir şeyi sadece isteksizce yapmak yapabileceğin en kötü şeydir.

halfheartedly
under protest
against the grain
isteksizce geri vermek
disgorge
isteksizce gitmek
lollop
isteksizce vermek
grudge
isteksizce yapmak
go through the motions
Türkisch - Türkisch
İstek göstermeden, isteksiz olarak
İsteksizce
çim çim
isteksizce
Favoriten