Ailemi size tanıtmak için geliyoruz.
- I am going to introduce you to my family.
Baş konuşmacıyı tanıtmak zorunda kalacağımı bilmiyordum.
- I didn't know I was going to have to introduce the main speaker.
Seni Tom'la tanıştırmak istiyordum.
- I wanted to introduce you to Tom.
Seni arkadaşlarımdan bazılarına tanıştırmak istiyorum.
- I'd like to introduce you to some of my friends.
Bay Sato'yu sizinle tanıştırayım.
- Let me introduce Mr Sato to you.
Tom, Mary'yi John'a tanıştırdığından pişmanlık duyuyor.
- Tom regrets having introduced Mary to John.
Seni geçen gün bahsettiğim beyefendiyle tanıştırmak istiyorum.
- I'd like to introduce to you the gentleman I told you about the other day.
Tom'u Mary ile tanıştırmak istiyorum.
- I'd like to introduce Tom to Mary.
Tom'u Mary ile tanıştırmak istiyorum.
- I'd like to introduce Tom to Mary.
Palmiye ağaçları gibi yabancı bitkilerin tanıtımı ekosistemlere zarar verebilir.
- Introducing foreign plants, such as palm trees can damage ecosystems.
Transistör'ün icadı yeni bir çağ başlattı.
- The invention of the transistor introduced a new era.
O, bana kız kardeşini tanıttı.
- He introduced his sister to me.
Ben bugün onun amcası tarafından bir bayana tanıtılacağını biliyorum.
- I know that he will be introduced to a lady by his uncle today.
Various pollutants were introduced into the atmosphere.
Let me introduce you to my friends.
Let me introduce our guest speaker.
The prickly pear cactus is an introduced species in Australia.
... of the students to introduce the readings. ...
... So first, I'd like to introduce Jake Porway. ...