Tom doesn't want justice. He wants vengeance.
- Tom adalet istemiyor. O intikam istiyor.
He enjoyed each moment of vengeance.
- O, intikamın her anından zevk aldı.
Revenge is the best revenge.
- İntikam en iyi intikamdır.
Philosophy is the art of taking revenge on reality.
- Felsefe, hakikatten intikam alma sanatıdır.
Sami started planning retribution.
- Sami intikam planlamaya başladı.
Justice demands retribution!
- Adalet intikam talep ediyor.
The father asked for revenge against the man who deflowered his daughter.
- Baba kızının kızlığını bozan adamdan intikam almak istedi.
I will do whatever it takes to have my revenge.
- Ben intikam almak için ne gerekiyorsa yapacağım.
Sami wanted revenge on Layla.
- Sami Layla'dan intikam almak istedi.
So I will find a way to take revenge against you.
- Bu yüzden sana karşı intikam almak için bir yol bulacağım.